9 Haziran 2012 Cumartesi

Teradata CTO'su Brobst Fatih Projesini pek anlamamış

Standford ve MIT'de de kullanıldığını söylüyor. Bu üniversitelerdeki uygulamayı bilmiyorum ama Fatih Projesi kadar belirsizlik yoktur sanırım. Kaldı ki, üniversite düzeyinde verilen eğitimin tabletler aracılığıyla öğretilmesi için çok daha kapsamlı çalışma yapmak gerekir. Çok büyük olasılıkla sadece öğrencilere tablet dağıtılması gibi bir uygulamayla karıştırıyor.

http://www.sabah.com.tr/Ekonomi/2012/06/09/turkiyede-kaliciyiz

Dinçer depremzedeleri çağrı merkezinde ucuza çalıştırıyoruz demeye getirdi




"Birim başında bize en ucuz hizmeti verdikleri yer burası."
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer,Van'ın Erciş ilçesinde yeni açılan MEB Çağrı Merkezi hakkında sorulan sorulara cevap verirken yukarıdaki sözleri en sona eklemeden edemiyor belli ki.

Bunları övünülecek bir şey olarak, aslında "biz depremzedeleri ucuza çalıştırıyoruz, olabilecek en ucuzu hem de" dediğinin farkında olmadan söylüyor. Süreyya Ciliv'in sahip olduğu meslek hastalığı nedeniyle depremzedelerle ilgili konuşurken "ekip" ve "çalışma azmi" gibi söz öbeklerini nasıl kullandığına ise hiç girmiyorum.

Anlaşılan, bir taşla iki kuş vurulmak isteniyor ve hem hükümet Van depreminin yaralarını sarıyor gibi görünmeye çalışılırken hem de sermayenin kurallarından milim şaşılmıyor.

Van depremi hakkında daha doğru bilgiler için: [1] [2]


Çalıştay: Başka Bir Teknoloji Mümkün mü?

Ege Üniversitesi 25 Mayıs'ta ilginç ve önemli bir çalıştaya ev sahipliği yapmış.

http://baziseylerhakkinda.com/2012/06/baska-bir-teknoloji-mumkun-mu/

AKP'nin Türkiye'nin ulusal işletim sistemini de özelleştirmeyeceğini kim söyleyebilir?

Yeni Şafak yazarı Melih Bayram Dede TBD Bilişim Dergisi'ne Pardus ve Geleceği ile ilgili bir yazı yazmış.

Yazıyı okuyunca, niyetin ULAKBİM Müdürü Ahmet Kaplan'ı aklamak, projenin düşmüş olduğu belirsizlik halini önemsizleştirmek ve boş umutlar aşılamak olduğu anlaşılıyor.

Örneğin, Ahmet Kaplan'ın sözüne dayanarak aktarılan bilgiye göre, "Vestel ile ortak çalışma yürüterek Fatih Projesi kapsamındaki Akıllı Tahtalarda Pardus'un çalışması için" çalışmalar yapılmış. Ama biz biliyoruz ki, yapılan tek şey "- Abi sizin Vestel'den bir adam versenize? Bi de ona verin şu Pardus 2011 CD'sini takın bi bakın bakalım yüklüyor mu? - Yükledi valla. - Ha iyi tamam, çalışır çalışır" düzeyinde bir çalışma olabilir, zira Pardus projesinin artık hiçbir geliştiricisi yok.

Böyle olunca, "bu yılın sonuna kadar uzun dönem destekli kurumsal bir sürüm çıkarma hedefleri" olmasına da inanamıyoruz. Herhalde Kaplan, şapkadan tavşan çıkarıp, "yaptım oldu alın kullanın" deyiverecek. Hele şu bayram bir geçsin de. Aa tabii iki bayram arası da olmaz bu işler. Neyse artık kışa kaldı bu iş.

Melih Bayram Dede, bir yandan da eski proje ekibine -özellikle de Erkan Tekman'a- saldırıp, sorumluluğu tümden onların üstüne yıkmanın peşinde. Tamam, proje yönetiminde bazı sorunlar -belki de oldukça önemli sorunlar- olmuş olabilir. Ancak bu, Pardus'un devletin hiçbir zaman gerçekten ilgilendiği ve gerçekleştirmek istediği bir proje olamadığı gerçeğini değiştirmiyor. Aslında bu tutum da hiç şaşırtıcı gelmiyor; zira hükümetin her başlıkta tercihini dışa bağımlılıktan yana yaptığını da biliyoruz. Hükümetin Pardus projesine bakışı hakkındaki herhalde en samimi itiraf AKP'li bir bakanın ağzından işitildi: (Pardus proje ekibine hitaben, kalabalık bir toplantıda) "Arkadaşlar çok teşekkürler, Fatih projesinde fiyatı 5 TL düşürdünüz." (Gülüşmeler)..

Bize göre hükümet hem "Pardus Projesi Sonlandırıldı" haberlerinin getirebileceği sıkışmayı şimdilik göğüslemek istemediğinden hem de projenin yarattığı alanın ne kadar kapitalize edilebileceği henüz tam belli olmadığı için zaman kazanmak, kim bilir belki de fiyatı yükseltmek istiyor. Herhalde kafası sadece satmaya çalışan AKP'yi en mutlu edecek şey, özel bir şirketin çıkıp, projeyi devralması olacaktır. Bu iş için, yap-işlet-devret modelinin yazılım alanına uyarlanması da pekâlâ mümkün olabilir. O da olmazsa, proje şimdiki haliyle sürüncemede gidip gelir, Pardus topluluğu hop oturur hop kalkar, bazıları hala naifçe umut besler, bazıları çoktan umudu keser, başka dağıtımlara geçer ve AKP için de bu dert biter..

Peki, bundan çıkan sonuç, "devlet ulusal işletim sistemi yazamaz", "devlet özgür yazılım projesi yapamaz", "devlet yazılım geliştiremez" mi olmalı? Bizce hayır. Planlı bir ülkenin, bilim, teknoloji ve kültür politikalarının bir parçası olarak, "bütün elektronik cihazlarda kullanılabilecek bir ulusal işletim sistemi" olarak kodlayabileceğimiz bir yazılımı üretmesi mümkünden de öte, zaruridir. Dışa bağımlı olmayan, ama aynı zamanda dünya bilgi birikimine de katkısı olan açık kaynak kodlu bir işletim sistemi geliştirmek yapılacak en doğru şey olacaktır. Belki de Pardus projesinin öğrettiği çok önemli iki şey var:


  1. Türkiye'nin insan kaynakları ulusal bir işletim sistemi geliştirmeye yeter.
  2. Dışa bağımlılığı esas alan bir iktidar ile bu iş mümkün değildir.

8 Haziran 2012 Cuma

Okan Üniversitesi'nin Düzenlediği "Fatih Projesinin Geleceği Çalıştayı" Katılımcı Listesi

Etkinlik 11-12 Haziran 2012'de gerçekleşecek.

Liste

Bu arada, bazı ayrıntılar netleşmiş: Engelliler, Güzel Sanatlar Liseleri ve Meslek Liseleri gibi cevap bekleyen başlıklar üzerine de tartışılacakmış. Buyrun.


Belge niyetine: Necdet Yücel'den Pardus'un Geleceği Çalıştayı ve Pardus Yürütme Kurulu Hakkında

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi'nden Necdet Yücel'in Mart ayında yapılan Pardus'un Geleceği Çalıştayında edindiği izlenimleri ve notları paylaştığı blog yazılarını belge niyetine paylaşmak istiyoruz.

Buyrun efendim [1], [2], [3].

Bu arada, şu yazısından anladığımıza göre Pardus Projesinin ULAKBİM'e geçişi hakkındaki resmi yazılar Nisan ayının ortasında hazırlanmış. Sol Bilişim olarak 5 Haziran'da yaptığımız bir haberde bu resmi yazıların sonunda imzalandığını, başka bir deyişle yürürlüğe girdiğini duyurmuştuk.

Fatih Projesinde Açık Kaynaklı Yardımcı Uygulamalar mı yer alacak?

EBA'dan "Açık Kaynak Projelerimiz" adındaki bir linkten erişilen site merak uyandırdı. Ancak şu anda sadece "eba labs" yazıyor.

Fatih Projesi: Tabletlerdeki Internet Erişimi Kısıtlamaları Kaldırıldı

Ne yazık ki kendimiz kontrol edemiyoruz. Ama EBA'da yapılan duyuruya göre, daha önceden birkaç yerde yapılan (örneğin INETD'nin raporunda) "tabletlerin internet erişiminin kısıtlı olması cihazların mobil olmasını anlamsız kılıyor" eleştirisi dikkate alınıp ilgili kısıtlama kaldırılmış.


Soru-Cevap Modülü’ne gelen sorular, görüş formuna yazdığınız istek ve önerileriniz, ayrıca destek@eba.gov.tr adresine attığınız e-postalarınız dikkate alınarak tablet bilgisayarlarda internet erişimi kısıtlamalarının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Not: EBA Market’ten EBA Tarayıcı uygulamasının güncelleme işlemini gerçekleştirmeniz gerekmektedir.

EK: Bu arada, buradan anladığımıza göre tabletlerin fotoğraf çekme özelliği hala kapalıymış.


6 Haziran 2012 Çarşamba

Ecnebiler de yapmış: Akıllı Tahta Yazılımı

Aşağıdaki adreste Fatih Projesinde olup olmayacağını bilmediğimiz bir şey bulunuyor.

Mediuma uygun eğitim yazılımları.

İncelemenizi tavsiye ederim.

http://www.dreambox.com/teachertools

Her Çocuğa Bir Bilgisayar projesinin etkili olmadığı söyleniyor

Yapılan araştırmalara göre "Her Çocuğa Bir Bilgisayar" (One Laptop Per Child) projesi öğrencilerin matematik veya dil öğrenimi konularında yeteneklerini artırıcı etkide bulunmamış. Bağlantıda referans yok.

http://www.btnet.com.tr/48669-her-cocuga-bir-bilgisayar-projesi-ise-yaramadi.html

Ulaştırma Bakanı: Fatih Projesinde Windows 8 de olabilir

Bu video Adobe Flash Player'ın son sürümünü gerektirmektedir.

Adobe Flash Player'ın son sürümünü indirin.



Ocak 2012 tarihli videoya göre Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım projeden bihaber.

"İsteyen Windows kullanacak isteyen Pardus kullanacak" diyor, ancak bu büyüklükteki bir projede isteyen onu isteyen bunu kullanır demek, bizim zaten nasıl kullanılacağına çok önem vermiyoruz demektir. Zira, Pardus için gerekli akıllı tahta yazılımları geliştirilmedi, geliştirilmiyor.

Bu arada, Windows 8 hakkında çok kötü yorumlar geliyor.

Bilgisayar Mühendisleri Odası Kuruldu


TMMOB 42. Genel Kurulu’nda, genel kurul için oluşturulan Bilgisayar Mühendisleri Odası Kuruluş Komisyonu’nun konuşması ile başlayan sonrasında da 15 lehte 4 tane de alehte konuşma ile tartışılıp oylanan Bilgisayar Mühendislerini Odası(BMO)’nın kuruluşu oy çokluğu ile 02 Haziran 2012 Saat 16.04′te 24. oda olarak kabul edilmiştir.
Daha önce Elektrik Mühendisleri Odası(EMO)’na bağlı olan Bilgisayar Mühendisleri, 31 yıllık meslek tarihi boyunca 1991 yılından bu yana örgütlenme çalışmaları yürütmekteydi. Elektrik Mühendisleri Odası altında örgütlenen bilgisayar mühendisleri 12 ildeki Elektrik Mühendisleri Odası şubesinden BMO’nun kurulmasının tartışılması kararından olumlu cevap alıp, kararlarını Elektrik Mühendisleri Odası Genel Kurulu’na taşımışlardı. Büyük çoğunlukla olumlu oy aldıktan sonra TMMOB(Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği)’dan olumlu kararı aldılar.
Bilgisayar, bilgisayar bilimleri, bilgisayar ve enformatik, yazilim, kontrol ve bilgisayar, bilişim sistemleri muhendislerinin yeni odası olacak olan BMO; ilk genel kurulunu yaptıktan sonra çalışmalarına resmen devam ediyor olacak ve TMMOB örgütlülüğünde halktan, emekten ve demokrasiden yana 24. oda olarak yerini alacak.

http://bmo.org.tr/2012/06/02/bilgisayar-muhendisleri-odasinin-kurulusu-onaylandi/

Türksat, Fatih Projesi, Evden Öğrenim: AstroNot

Türksat Fatih Projesinin bir bileşeni olarak AstroNot adında bir eğitim portalı açıyormuş.


Siteye girip demo hesabı açabiliyorsunuz.


Kısaca girip baktığımda çok yavaş olabildiğini gördüm.


Sanırım TürkSat bunu evden öğrenim piyasasına yönelik düşünüyor. Zira, tarifeler bile belirlenmiş. Örneğin, KabloNet abonelerine aylık 5 TL.


--


Türksat A.Ş. ile Milli Eğitim Bakanlığı Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü (YEĞİTEK) arasındaki Fatih Projesi İşbirliği Protokolü imza töreni ve AstroNot Eğitim Portalı açılışı, 6 Haziran 2012 Çarşamba günü saat 13.00’de Ankara JW Marriott Hotel’de yapılacak. Programa, Türksat A.Ş. Genel Müdürü Dr. Özkan Dalbay ile birlikte, Milli Eğitim Bakanlığı Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürü Mahmut Tüncel ile birlikte iki kurumun üst düzey yöneticileri katılacak.Türkiye’nin eğitimde gerçekleştirdiği ‘Fatih Projesi’ne destek olacak Türksat AstroNot Eğitim Portalı, kazanım odaklı, zaman ve mekan kısıtlarından uzak, interaktif eğitim sistemi ile Türkiye’ye iyi gelecek. Astronot eğitim portaline www.astronot.com.tr adresinden ulaşılabilecek.
http://www.olayhaberler.com/egitimde-uzay-cagi-basliyor.html

5 Haziran 2012 Salı

Pardus Projesi BİLGEM'den ULAKBİM'e Geçti

Pardus Kullanıcıları Derneği Başkanı Nihat Karslı'dan öğrendiğimize göre, 2 Haziran 2012 günü Pardus Projesi ULAKBİM bünyesine alınmış.

Bu kararın daha önce Pardus'un Yarını Çalıştay'ında alındığı söylense de, sonuç metninde bunu göremiyoruz. Nihat Karslı'nın söylediğine göre alınan birçok kararın yazılı hale getirilmesine rağmen kamuoyuyla sadece bunların özeti paylaşıldı. Karslı'ya göre eksik kalan ayrıntılar süreç içerisinde açıklanacak.

Bir süredir 2 Haziran tarihinin Pardus için bir milat olacağı söylentileri vardı. Bugün elimizdeki veriler,  milat beklentisinin boşa çıkmış olabileceğini gösteriyor.

https://twitter.com/enkihukuk/status/209332641370087425
https://twitter.com/enkihukuk/status/209056076367278080

Okan Üniversitesi Fatih Projesi hakkında bir çalıştay düzenliyor


Projeyi olumlu sözlerle anan tanıtım yazısında eğitim alanındaki tüm paydaşların bir araya gelerek eğitimin yeniden şekillenmesinde söz sahibi olması gerektiği belirtiliyor.

Anlaşılan Okan Üniversitesi kendine görev edinmiş.

http://www.okan.edu.tr/etkinligim?sid=3111

Mısır ve Hindistan'da da tablet dağıtılıyor

Bu ülkelerdeki projelerin kapsamını tam olarak bilmesek de, bazı ülkelerin Fatih Projesinden esinlenerek benzer projelere giriştiği belirtiliyor.

Ancak, örneğin Mısır'da yalnızca 10 bin adet tabletin üniversite öğrencilerine dağıtılmasından bahsediliyor.

http://www.webrazzi.com/2012/04/30/misir-fatih-projesi-tablet/

Tabletlerin ilk versiyonunda her siteye girilebilme açığı ortaya çıkmış

MEB Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Dairesinin geliştirdiği Güvenlik Duvarı adlı yazılım ile öğrencilerin bazı sitelere girmesi yasaklanıyordu. Öğrenciler bu sistemi aşmanın bir yolunu bulmuşlar. Ancak aşağıdaki habere göre bu açık kapatılıp tabletlere yüklenmiş. Gerçi bir okur yorumu hala istedikleri siteye girebildiklerini belirtiyor ama.

Bununla birlikte, günümüzde herhangi bir donanımı herhangi bir şekilde kısıtlamak çok zor. Eninde sonunda bir yöntemi bulunur diye düşünüyorum. Ne kısıtlı donanımlar geldi geçti, iPhone, Xbox, Playstation vs.

http://www.sabah.com.tr/Egitim/2012/04/15/fatihin-sifresi-kirildi

Tekno-Girişim Sermayesi?

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Tekno-Girişim Sermayesi Desteği kapsamında hibelere devam edileceğini duyurdu.

İlk fazda 100 bin TL alan girişimciler, ilk fazda başarılı olurlarsa 500 bin TL daha hibe alma hakkına kavuşuyorlar.

http://turk.internet.com/portal/yazigoster.php?yaziid=37463

Türkiye’de Dijital Gözetim: T.C. Kimlik Numarasından E-kimlik Kartlarına Yurttaşın Sayısal Bedenlenişi

Alternatif Bilişim Derneğinin "Türkiye’de Dijital Gözetim: T.C. Kimlik Numarasından E-kimlik Kartlarına Yurttaşın Sayısal Bedenlenişi" adlı yeni kitabı yayınlandı.

Henüz inceleme fırsatı bulamadığımız kitap Türkiye'de ve dünyada dijital gözetim kavramı ve uygulamaları üzerine kapsamlı bir kaynak olarak tarif ediliyor.

Aşağıdaki bağlantıdan PDF formatında edinebilirsiniz.

http://ekitap.alternatifbilisim.org/turkiyede-dijital-gozetim.html

4 Haziran 2012 Pazartesi

Kavak Yazılım gerçekten de avantajlı mı?

Yalova merkezli Kavak Yazılım'ın sahibi İlker Kavak diyor ki:


"Diğer uluslar arası firmalar bir matematik programı yazabilir, geometri yazabilir ama bir tarih programını yazamaz. Çünkü bu bizim tarihimiz. Türkçe dersi ile ilgili program yazamaz çünkü bu bizim dilimiz."


Bir dijital ürünün, özellikle de bir e-kitabın yazılım, donanım ve içerik olarak üç parçaya ayrılabileceğini göz önüne alırsak, Kavak'ın söyledikleri demagojiden öteye geçmiyor. Zira pekâlâ yabancı bir yazılım firması da gerekli personel alımlarını yaparsa -mesela Türkiye eğitim sistemine uygun bir tarih bilgisi olan kişileri istihdam ederse, Kavak'ın söylediğinin aksine çok hızlı bir şekilde ürünün "oynak" kısımlarını ortaya çıkarabilir.


http://www.yalova77.com/haber/8005/DUNYA-DEVLERINE-MEYDAN-OKUYAN-YALOVA-LI-FIRMA.html

Eyvah! Yiğit Bulut da mı topa giriyor?

yazılarına ara verdiği süre zarfında "Durmak yok yola devam" çizgisinden taviz vermediğini bir kez daha gösteren Yiğit Bulut Fatih Projesinin yazılım sektörünü yeniden yapılandırmakta faydalı olacağını düşünüyor.

Ancak unuttuğu bir şey var ki, övgüler düzmekten geri durmadığı hükümet bu yılın başında Pardus projesini iğdiş etti. Blogumuzda da birçok kez dikkat çektiğimiz gibi, şu anda sadece görüntüyü kurtarmak adına adımlar atılıyor.

http://www.stargazete.com/yazar/yigit-bulut/ekonomi/2023-doktrini-yazilirken-sizler-de-katilin/yazi-597220

Asus: "Tabletlerin burada vidalanması onları yerel yapmaz"

Asus Türkiye Ürün Müdürünün değerlendirmesine göre "tabletlerin burada vidalanması onları yerel yapmaz." Bu durumda General Mobile'ın ilk ihaleyi alması tartışmalı değil mi?

http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1297535

Fatih Projesi Sahne Arkası, Resmi Yazılar, Kullanma Kılavuzları, vs.

http://eogrenim.meb.gov.tr/

Pilot uygulamanın yapıldığı okullar da var.

Akıllı Tahta Piyasaya Düştü

Akıllı Tahtalar artık satın alınabiliyor.

http://www.teknopulsar.com/Details.aspx?DetailId=81

Fatih Projesinin Toplam Maliyeti 8 Milyar TL


Eğitimde Teknoloji Kullanımı kursu adında bir kurs vereceklermiş. Kursun içeriğini merak ediyoruz.


Bakan Dinçer, FATİH Projesi'nin toplam maliyetinin 8 Milyar TL civarında hesaplandığını bildirdi.
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, İstanbul Bağımsız Milletvekili İhsan Barutçu'nun soru önergesine verdiği yanıtta, FATİH Projesi'nin Türkiye şartlarına uygun olarak geliştirilmiş yeni bir proje olduğunu ifade etti.
Projenin tamamıyla donanım odaklı olmadığını, donanımın beş bileşenden biri olduğunu belirten Dinçer, şunları kaydetti:
5 BİLEŞİM VAR
"Söz konusu bu bileşenler; Donanım ve Yazılım Altyapısı Bileşeni, Eğitsel e-İçeriğin Sağlanması ve Yönetilmesi, Öğretim Programlarında Etkin Bilişim Teknolojisi Kullanımı, Derslerde Bilişim Teknolojisi Kullanımı İçin Öğretmenlere Hizmetiçi Eğitim, Bilinçli, Güvenli, Yönetilebilir ve Ölçülebilir Bilişim Teknolojisi ve İnternet Kullanımıdır. Her bir bileşenle ilgili olarak da çalışmalar yürütülmektedir.
FATİH Projesi hizmetiçi eğitim bileşeni çerçevesinde okullarımızda görev yapan öğretmenlerin sınıflara sağlanan donanım altyapısını, eğitsel e-içerikleri ve bilişim teknolojisi ile uyumlu hale getirilen öğretmen kılavuz kitaplarını etkin biçimde kullanma becerilerini geliştirmelerine yönelik yüz yüze ve uzaktan eğitim aracılığıyla hizmetiçi eğitim faaliyetleri planlanmıştır. Yapılmakta olan hizmetiçi eğitim içeriğinde; öğretmen kılavuz kitaplarına, öğretim programlarındaki kazanımlara bağlı kalınarak, yapılandırmacı yaklaşımın dışına çıkılmadan dersin süreçlerinde bilişim teknolojilerinin ve e-materyallerin nasıl kullanılacağı konularına değinilmiştir. Projenin hizmetiçi eğitim bileşeni kapsamında; FATİH Projesi Temel Bilişim Teknolojisi Eğitimleri (75 saat) FATİH Projesi Eğitimde Teknoloji Kullanımı Kursu (30 saat) Teknoloji ve Liderlik Forumu (24 saat) Alan Bazlı Eğitimler verilmektedir.
75 SAATLİK EĞİTİM
Projenin ilk etap eğitimi 75 saatlik bir eğitimdir. Ayrıca eğitmenler ve pilot okul öğretmenleri ile ilgili 7 gün 24 saat eğitim alabilecekleri bir uzaktan eğitim platformu kurularak hizmetlerine sunulmuştur."
Dinçer, satın alınan tablet bilgisayarların Devlet Malzeme Ofisi üzerinden açık ihale usulü ile alındığını belirterek, "Pilot uygulama değerlendirme sonuçlarına göre ihtiyaca en uygun tasarım ve özellikte cihazlar belirlenmiştir. Projenin toplam maliyeti 8 Milyar TL civarında hesaplanmaktadır" dedi.

FATİH projesi: Masaldan talana


FATİH projesi: Masaldan talana

Rıfat Okçabol
Fırsatları Araştırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (FATİH), eğitimde geleceğe açılan kapı söylemiyle ve FATİH Projesi adıyla sunulmaktadır. Bu proje başlığından, hedef ve içeriğine kadar, toplumu uyutan ve toplumsal kaynakları talan edecek bir masal niteliğindedir.
Okulları din kültürü ve ahlak bilgisi, Arapça, Kuran-Kerim ve Peygamberimizin hayatı derslerini okutacak öğretmenlerle (!) doldurup resim, müzik, fen-edebiyat, beden eğitimi ve bilgisayar öğretmeni atanmasına önem verilmezken FATİH Projesiyle eğitime açılan kapıdan söz etmek, herhalde masaldan başka bir şey değildir.
Bu projenin başlığı bile “eğitim” kavramı ile ilişkili bir başlık değildir. Proje başlığının, Fatih Sultan Mehmet’in FATİH’ini üretmek üzere tasarlandığı bellidir. Bu proje, Sultan Fatih’e atıfta bulunarak sunulmuştur. Oysa ne Sultan Fatih’in İstanbul’u fethi günümüzde övünülecek bir olaydır, ne de Rönesans ve aydınlanma sürecinin yaşanması, İstanbul’un fethi üzerine Avrupa’ya giden 5-10 Bizanslı bilginin etkisiyle olmuştur. Tam tersine, Fatih’in bir anlamı, binlerce Osmanlı askeriyle çocuk, kadın ve asker binlerce Bizanslının ölmesi ve şehrin askerler tarafından talan edilmesidir. Fatih’in bir başka anlamı, yeni bir çağ açmak değil bir devletin, bir toplumun ve bir uygarlığın yok edilmesidir. Fatih’in bir başka anlamı da, kardeş katlidir. Bu nedenle çağdaş anlayışta fetih ve fatih sözcükleri, insanı sevindirecek içerik ve çağrışımlara sahip değildir. Bu sözcüğün proje başlığı olarak tasarlanması bile, projenin “eğitsel” değerini gösterir niteliktedir. Bu başlıkla vurgulanan değer, Osmanlı hayranlığı ve dünyaya örnek olma masalıdır.
FATİH Projesi’nin “eğitimde öğrenci ve öğretmenlerimiz için fırsatları artırma” hedefi de bir masal niteliğindedir. Eğitim-öğretim sürecini projede hedeflendiği ölçüde bilgisayar teknolojisi (BT)’ne bağlamak, fırsatları artırmak değil tam tersine öğrenme kaynağını tekleştirmek demektir. Milyonlarca insanı tek kaynaktan bilgilendirip, tek tipleştirmek demektir.
Bu projenin gerçekleşmesi oranında öğretmenin öğrencinin gelişimindeki işlevi, etkisi ve katkısı azalacaktır; öğretmen ile öğrenme kaynaklarının yerini internet alacaktır. Öğretmenle öğrenci ve veli arasındaki iletişim ve etkileşim azalacağı gibi, öğrenciler arasındaki etkileşim de azalacaktır. İnsanı insan yapan öğelerden biri olan “arkadaşlık” anlayışı da, yüz yüze olmayan ve internet üzerinden yapılan sanal arkadaşlıklara dönüşecektir. Bu durum öğrencinin duyuşsal gelişimini engelleyeceği gibi onun toplumsallaşmasını da engelleyip bencilleşmesine yol açacaktır. Bu proje, öğrenciyi internete bağımlı hale getirme, öğrenme kaynaklarını sınırlama ve duyuşsal gelişimini engelleme projesidir. Bu proje, insandan korkma ve insanı insandan ayırma projesidir. Bu proje öğrencinin özgürleşmesinden korkma projesidir.
Her insanda ve toplumda genellikle izleri görülen ve bazı koşullarda da yoğunluk kazanan “sağduyu”, ne yazık ki parasalcı sömürünün kıskacına girmiş toplumlarda giderek yok olmaktadır. Türkiye gibi sömürü kıskacına alınmış, okuma, araştırma, eleştirme ve sorgulama alışkanlığı olmayan bir ülkede, dindar, kindar, girişimci ve rekabetçi öğrenci yetiştirilmeye kalkışılması, “sağduyu”yu iyice yok edecek bir durumdur. İnsanların ve toplumun sağduyusunu eğitimdeki duyuşsal hedeflerle geliştirme projeleri yerine FATİH projesine sarılmak, öğrenimleri genelde tek elden üretilecek BT’ye bağımlı kılmak, öğrencinin özgürleşmesini engellemek, internet üzerinden şekillendirmek ve geleceğini talan etmekten başka bir şey değildir.
FATİH Proje’si sunulurken, böylesi bir projenin Türkiye’de ilk kez uygulandığı masalı da dile getirilmiştir. Oysa 25 yıl kadar önce ANAP zamanında “okullara bir milyon bilgisayar projesi” uygulanmıştır. FATİH projesinde olduğu gibi, ana hedef eğitsel olmayıp propaganda ve tüketim amaçlı olduğundan, bu proje kısa süre sonra alınan bilgisayarların depolarda çürüdüğü bir projeye dönüşmüştür.
Benzer bir biçimde FATİH Projesi’nin “okullarımızda teknolojiyi iyileştirme” hedefi de bir masal niteliğindedir. 652 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile başta “Eğitim Araçları Dairesi Başkanlığı olmak üzere bakanlığın üretime yönelik birimlerini kapatan AKP’nin, temel amacı üreterek iyileştirmek değil satın alarak okulları teknoloji mezarlığına dönüştürmektir.
FATİH Projesi işlerlik kazanırsa ikinci talan okullara alınacak BT üzerinden olacaktır.
4+4+4 yasasının 24 ve 25’inci maddeleriyle FATİH Projesi kapsamında yapılacak mal ve hizmet alımları ile yapım işlerinin 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa tabi olmadan yapılması sağlanmıştır. Bu yasaya göre, milyonlarca BT araç-gerecinin alınmasıyla ilgili harcamalar, mali denetim olmaksızın üst yöneticinin keyfine göre yapılacaktır. Bu durum, proje uygulandığında kısa bir sürede teknoloji çöplüğüne dönüşecek BT araç-gereçleri için devlet bütçesinin keyfe –keder talan edilmesi anlamına gelmektedir.
Oysa eğitsel açıdan değerli olacak proje, BT’nin ana öğe olarak değil de yardımcı öğe olarak kullanılarak ve öncelikle öğrencinin bilişsel, devinimsel ve duyuşsal yönlerini geliştirerek onun özgürleşmesine yardımcı olacak projedir. Yapılan araştırmalar, okullarda yoğun teknoloji kullanımının, BT üreticilerinin işine yaradığını ve öğrencilerin öğrenme düzeylerini anlamlı bir şekilde geliştirmediğini göstermektedir. FATİH Projesi ise, öğrencinin öğrenmesini kolaylaştırmak üzere teknolojik olanakların eğitim-öğretim sürecinde kullanılması değil, ders içinde ve ders dışındaki eğitim-öğretim süreçlerinin bir teknolojik araçla, internetle, sınırlandırılması demektir. Öğrencinin özgürleşmesine yardımcı olmak yerine onu, ona sunulacak tek kaynaklı ve tek tip bilgiye bağımlı kılacak ve onu gerçek yaşamdan soyutlayacak bir projedir.
FATİH Projesi 4+4+4 yasasıyla birlikte düşünüldüğünde, dünyası öbür dünya ile internet arasında sıkışmış, bir yandan edilgen ve öte yandan da “kindar girişimci ve dindar rekabetçi” öğrenci yetiştirilirken hem öğrencinin aklını ve geleceğini hem de ülke kaynaklarını talan etme projesidir.



http://haber.sol.org.tr/yazarlar/rifat-okcabol/fatih-projesi-masaldan-talana-55190

Fatih Projesi Reklam Filmi

Fatih Projesinin reklam filminde Fatih Sultan Mehmet'i oynatıp "teknolojiyi en iyi kullanan padişah" ve başka bazı nitelendirmelerle övmek tercih edilmiş.

Hala teknolojinin eğitimde nasıl kullanılacağı, bir şekilde kullanıldığında eğitime ne yararı olacağına dair bir fikir yok.

TRT Haber'de çıkan Fatih Projesi tanıtım haberi



Kırılmıyorlarmış.

Çocuklar kağıt kalem kullanmaya devam edeceklermiş..

Üretilen her promosyon malzemesindeki sığlık dikkatinizi çekiyor mu?

Fatih Projesi Tanıtım Filmi

Teknolojiyi eğitimde nasıl kullanacaklarını, daha doğrusu tablet ve akıllı tahta kullanmanın eğitimin kalitesini nasıl artıracağından bahsetmiyor.

Bahsedemez, çünkü böyle bir planları yok.

3 Haziran 2012 Pazar

TÜBİTAK Fatih Projesi konulu araştırma projelerine destek veriyor


TÜBİTAK FATİH Projesi İçin Çağrıya Çıktı


TÜBİTAK, Milli Eğitim Bakanlığı ile çağrıya çıkarak FATİH Projesi kapsamında Bilgi Erişim ve Yönetim Sistemleri konusunda Ar-Ge projelerine destek verecek.

Ülkemizde uygulamaya geçirilmekte olan Milli Eğitim Bakanlığı FATİH Projesi (Eğitimde Fırsatları Artırma Teknolojiyi İyileştirme Hareketi) kapsamında ele alınan teknolojik unsurlarla uyumlu yazılım, içerik ve bilgi erişim model ve sistemlerinin geliştirilmesi için TÜBİTAK ve Milli Eğitim Bakanlığı ortak çağrıya çıktı.

"BT01 FATİH Projesi Bilgi İletişim ve Teknolojileri Çağrı Programı" ile FATİH Projesi kapsamında Bilgi Erişim ve Yönetim Sistemleri konusunda Ar-Ge projesi hazırlayan araştırmacıların küçük, orta ve büyük ölçekli projelerine destek verilecek.

http://www.tubitak.gov.tr/sid/377/cid/27997/index.htm