4 Temmuz 2012 Çarşamba

Portekiz'in Magellan Projesi ile Fatih Projesini Karşılaştırdık

Bir süre önce Intel'in de Fatih Projesiyle ilgilendiğini, hatta Christian Morales'in söylediklerine bakılırsa Portekizde uygulanan Magellan Projesinden bir adım önde olduğunu düşündüğünü öğrenmiştik. Magellan projesinde Intel'le ortaklaşa olarak hazırlanan bilgisayarlara Portekizde üretilen Caixa Magica adlı bir Linux dağıtımı yüklenmişti. Morales'in söylediklerine bakılırsa, proje için üretilen çözüm daha sonra başka ülkelere de ihraç edilmişti. Morales'in söylediklerinin doğruluğunu araştırmak için Magellan Projesi nedir ne değildir araştırmak istedik.



Projeyi tanıtmak amacıyla yazılan bir dokümandan öğrendiğimiz kadarıyla, Fatih Projesinin aksine hükümetin projeyi yürürlüğe koyarkenki amacı bizde olduğundan daha açıkmış. Özet olarak bilgi toplumu yaratmak amaçlanıyor, bunun için eğitim sisteminin teknolojiden en iyi şekilde faydalanması, bu anlamda özel ve kamu kurumlarıyla işbirliği sağlanması ve bunun sürdürülebilir bir ekonomik modele oturtulması hedeflenmiş.

Eğitimin teknolojiden ne kadar faydalanabildiği hala bir soru işareti olarak kalsa da, dokümandan anlaşılan projenin amacı, beklenen fayda ve yan etkiler kapsamlı bir şekilde düşünülmüş. Proje sonrasında bu fayda ve yan etkiler ölçülmeye çalışılmış.

Anlaşılan Portekizliler bu projeyi Bilimsel ve Teknolojik Gelişme Planlarında bir yere oturtuyorlar. Bizde ise bu çok çok belirsiz. Ne yazık ki Morales'in iddiasının aksine Fatih Projesinin Magellan Projesinin çok gerisinde olduğu görülüyor.

Dokümanın daha ayrıntılı bir eleştirisini daha sonraya bırakıp, ilkokul çağındaki öğrencilere yönelik üretilen bilgisayarlarda Windows'un yanında alternatif olarak yüklü gelen Caixa Magica MG1 ve MG2 sürümlerinden bahsetmek istiyoruz.

Caixa Magica

Daha önceden de söylediğimiz gibi projenin temel amacı çocukların bilgisayar okur yazarlığını artırmak. Bunun için Intel'in Classmate PC adlı platformuna Caixa Magica adındaki Linux dağıtımının özel bir sürümünü yüklemeyi tercih etmişler. Tabii Windows'un yanında bir alternatif olarak.

Dağıtım geliştirilirken KDE'den, Portekiz Dili Eğitim ve Araştırma Enstitüsündeki uzmanlardan, RealTek ve Intel'den destek alınmış.

Ayrıca insan-bilgisayar etkileşimi konusunda uzman akademisyenlere görüşleri sorulmuş. Odak Grup araştırmaları yapılıp, kullanılabilirlik raporları hazırlanmış.

Geliştiriciler kendilerine "Çocuklar Windows varken neden Caixa Magica'yı kullansınlar?" sorusunu sorarak, aşağıdaki cevapları vermişler:

  1. Göze hitap etmeli: Tema ve diğer görsel özellikler çocuklara yönelik tasarlanmış.
  2. Çekici programlar: SuperTux adlı oyun başta olmak üzere çocuklara yönelik oyunlar.
  3. Sadelik: Her iş için sadece bir uygulama ve bilgisayarın ayarları olabildiğince sadeleştirilmiş. Sade bir masaüstü tasarlanmış.
  4. Güvenlik: Internet erişimi kısıtlamasının kolayca aile tarafından düzenlenebilmesi.
  5. Yerelleştirme: Her şeyin Portekizce olması zorunluluğu gözetilmiş.

Uğur Dündar'dan Bill Gates'e Kinayeli Yanıt

Uslübu anlamak biraz zaman alsa da, daha doğrusu Uğur Dündar'ın pozisyonunu anlamak hemen mümkün olmasa da, anlaşılan Uğur Dündar Bill Gates'in Fatih Projesine dokunan sözleri vesilesiyle başbakana giydiren bir yazı yazmış.


Bill Gates'ten Şaşırtan Açıklama: Tabletle Eğitim Başarısız!

Bu haberi vermekte biraz geç kaldık, o yüzden bildiğiniz üzere; basında çıkan haberlere göre Bill Gates tablete dayalı bir eğitimin beklenen sonuçları hiçbir zaman getirmediğini, mutlaka klavye arayüzlü bir cihaz olması gerektiğini, daha iyi bir çözümün öğrencilerin "superstar" hocaların derslerini izlemesi, sınıfta ise ilgili konularda grup projesi ve benzeri şekillerde öğrendiklerini pekiştirmesi olacağını söylüyor.

Bill Gates'in söyledikleri basınımızda doğal olarak Fatih Projesi'yle bağlantılandırılmış, ancak haberin asıl kaynağına göre bu söylenenler yüksek öğretim seviyesi hakkında yapılan bir röportajdan alınmış. Verdiğimiz bağlantıda Bill Gates'in bu sözleri sarf ettiği videolar da var.

Şaşırtıcı olan ise, Microsoft'un henüz birkaç hafta önce Surface adında bir tablet çıkarmış olması ve bu tabletin de Fatih Projesi kapsamındaki ihaleye girecek olması.

29 Haziran'daki Pardus Danışma Kurulu Toplantısından Sonra

Bildiğiniz gibi Mart 2012'de oluşturulması karar altına alınan ancak bileşimi ancak birkaç ay önce belirlenen Pardus Danışma Kurulu ancak 29 Haziran 2012'de toplanacağını duyurmuştu.

Bu toplantıdan sonra, hem toplantıdan ayrıntılar hem de genel bir bakış sunan birkaç yazı yazıldı. Bunları derlemek istedik.

Doruk Fişek'in yazısı
http://zzz.fisek.com.tr/seyir-defteri/pardus-dagitimi-bitti-yeni-bir-dagitim-basliyor/

Necdet Yücel'in yazısı
http://nyucel.blogspot.com/2012/07/pardus-dansma-kurulu-ilk-toplants.html

Sezai Yeniay'ın yazısı
http://sezaiyeniay.wordpress.com/2012/07/01/pardus-danisma-kurulunun-ardindan/

K. Deniz Öğüt'ün yazısı
http://marenostrum.blogsome.com/2012/07/04/p111/

Zeki Bildirici'nin yazısı
http://blog.bluzz.net/pardus-danisma-kurulu-ve-pardusun-sonu/

Erkan Tekman'ın yazısı
http://blog.erkantekman.org/2012/07/03/pardusun-makus-tarihi-2007-2011/

Yazıların tümünde Pardus hakkında daha önceden dile getirilmediği veya gözden kaçtığı için çokça bilinmeyen ayrıntılar var.

Toplantıdaki ayrıntılara bakılırsa, TÜBİTAK'ın Pardus'u bitirmiş olmamak, Fatih Projesine destek veriyormuş gibi gözükmek ve zaman kazanmak odaklı stratejisi devam ediyor. Bu uğurda Pardus Danışma Kurulu'na biçilen giysi, kapalı kapılar ardında aldıkları kararları onaylayan bir "hık deyici" olmak gibi görünüyor.

Bize göre, daha önceden yaptığımız değerlendirmelerle uyumlu bir şekilde, Fatih'in akıllı tahtalarına uyum sorununu çözemediği için Debian'ı kozmetik bir değişikle Pardus yapmak, "yeni Pardus"un şimdiden ölü doğduğunu, 7 yıllık deneyimin çöpe atılmasında bir sorun görülmediğini, ilerleyen günlerde ise projenin tümden özel sektöre devredilmesinin düşünüldüğünü, hatta ve hatta marka haklarının satılması gibi seçeneklerin bile düşünüldüğünü gösteriyor.